Öncelikle bize kendinizi ve firmanızı tanıtır mısınız?
Adım Recep Tolga GÜREL. Aslen Niğdeliyiz. İlk, orta ve lise eğitimimi Ankara’da özel bir kolejde tamamladım. Daha sonra da Bilkent Üniversitesi düz nokta işletmeciliği bölümünü bitirdim ve kent tesislerimizin başına geldim. Bizim tesislerimiz Alanya Turizm Ticaret A.Ş. bir aile şirketidir. Dedemin babam ve halamlar ile kurduğu bir şirket olarak burada 5 adet, Alanya İncekum’da 1 adet, Antalya’da Kale içinde 1 tesisimiz var. Toplam 6 tesisimiz 1.050 odamız 2 bin 550 yatak kapasitemiz var. Ayrıca Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde yıllık yaklaşık 4 milyon metre kumaş üreten bir tekstil fabrikamız var.
Alara Şirketler Grubu olarak kurumsallaşma çalışmalarınız var mı?
Biz bir aile şirketiyiz. Tekstilin başında kardeşim, buradaki otellerin başında amcamla birlikte ben bulunuyorum. Ankara’da bu işler başlamadan önce ilk dede mesleğimiz halıcılıkmış. Ankara’da halı mağazamız halen aktif bir şekilde devam ediyor. Babam ve amcam oradaki mağazada bulunuyorlar.
Turizm sektörüne başlangıcınız ilk olarak ne zaman başladı?
1983 senesinde İncekum’daki Alara Otel’i hizmete açmışız. 1978-79 senesinde o otelin yatırımı başlamış ve 1983 senesinde faaliyete geçmiş. 1996 senesinde Alara Park Otel, 1997 senesinde Alara West Otel, 2004 senesinde Alara Stor, 2005 senesinde ise Alara Kum Otel hizmete açılmıştır.
TURİSTLERE EN İYİ HİZMETİ VERMEYE ÇALIŞIYORUZ
Bu tesisleri açarken asıl amacınız neydi?
Yaptığımızın her zaman iyisini yapmaya çalışıyoruz. Nasıl olsa turist gelir düşüncesinde değiliz. Çağımızın yeniliklerini kullanıyoruz ve hizmetimizi iyi vermeye çalışıyoruz. Tabi ki ilk Alara Otel’in sahip olduğu hizmetlerle Alara Stor’un imkanları bir değil. Alara Stor Otel’de de daha farklı hizmetler verilebiliyor. Tabi ki 10-15 sene gibi bir süreçte de eski tesislerimizi yeniliyoruz.
Müşterilerinizin isteklerine göre veya yaşam tarzlarına göre hizmet verebiliyor musunuz?
Özellikle Avsanlar bölgesine gelen turistler Alman turistlerdi. Son dönemde Orta Avrupa’dan da çok sayıda turist gelmeye başladı. Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nden de bayağı turist gelmeye başladı. Alanya’da da son 3-4 yılda Rus turist sayısı arttı. Buraya gelen turistler zaten deniz, kum ve güneş için geliyor. İncekum olarak Antalya’nın en iyi plajlarından birine sahibiz.
Antalya’nın bu kadar turist ağırlaması bir nimet. Peki bu nimetlerin külfeti olarak devletimiz yerel yönetim ve altyapı olarak gerekeni yapıyor mu?
Bu konuda altyapı olarak çalışmalar oluyor ama sıkıntılarımız da oluyor. Yerel yönetimi beldelere ayırmak gerekiyor. Örneğin su konusunda Afsanlar’da otellerimizin iki tanesi bulunmakta ve Afsanlar’ın bu konuda bir sıkıntısı yok. Su problemini belediye olarak halletmişler. İncekum’da ise 3 otelimiz var ve İncekum Belediyesi su ihtiyacımızı Temmuz, Ağustos aylarında karşılamakta sıkıntılar çekiyor. Çünkü yeterli suyu beldeye getiremediler. Beldenin kendine yetecek suyu var. Bize de su veriyorlar ama yeterli olmuyor. Bu beldelere göre değişiyor. Biz turizmci olarak ekonomiye ciddi katkı yaptığımızı düşünüyoruz. Fakat yaptığımız katkının karşılığını alamıyoruz. Burada haftada bir elektrik kesiliyor. 2009 yılında senede milyonlarca dolar turizm cirosu yaptığınız bu bölgede en az haftada 1 kere jeneratörler çalışıyor. Alanya’da henüz bu problemin neden çözülmüş olmadığını anlamış değiliz.
UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.