1971 yılında Elazığ'da doğduğunu belirterek sözlerine başlayan Alfin Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Turan Koçer, "Elazığ'da doğdum ve büyüdüm, eğitimimi orada tamamladım. Çiftçi bir ailenin evladıyım. 28 yıldır inşaat mühendisi olarak altyapı projelerinde çalışıyorum. Genellikle atıksu, dere ıslahı, taşkın koruma, gölet ve içme suyu projeleri ile ilgileniyoruz. Alfin İnşaat olarak DSİ'nin uhdesinde 2019 yılında Afyonkarahisar Seydiler Atıksu Kolektör Hattı'nı bitirerek teslim ettik. Hâlihazırda devam eden DSİ projelerimiz de bulunmaktadır" dedi.
Hüsünlü Göleti'ni 2024'te bitirmeyi hedefliyoruz
DSİ'nin Türkiye'nin köklü kurumlarından biri olduğunu ifade eden Koçer, "Altyapı olmazsa olmaz denilecek kadar önemlidir. İnsanları bir şehirde barındırırsınız ama o şehrin altyapısı yoksa insanların sağlığı bozulur ve yaşam kalitesi düşer. Mesela biz Tekirdağ Merkez Hüsünlü Göleti'ni inşa ediyoruz. 2017 yılında ihalesi yapılan Hüsünlü Göleti'nin inşaatını biz Alfin İnşaat olarak 2021 yılının sonunda resmi olarak devraldık. Biz işi devraldığımızda hiçbir imalat yapılmamıştı. Kamulaştırma sorunları vardı. İlk etapta kamulaştırma sorunlarını çözdük. DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta Bey, Trakya bölgesindeki projelere büyük özen gösteriyor. Projenin bitmesi için o zamandan beri bölge halkından da yoğun bir talep var. 366 hektarlık bir alanı sulayacak olan Hüsünlü Göleti'ni Hüsünlü köyünün halkı ve Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörlüğü yakından takip ediyor. Hüsünlü Göleti üniversiteye yakın bir muhitte olduğu için üniversiteye içme suyu desteği de sağlayacak. Ayrıca Hüsünlü köyündeki çiftçilere sulama amaçlı su temin edecek bir projedir. Son yıllarda iklim değişikliğinden dolayı kuraklık arttı. 2023 yılında ülkemizdeki içme suyu sıkıntısı zor atlatıldı. Biz su fakiri bir ülkeyiz. Bu yüzden Hüsünlü Göleti'ni elimizden geldiğince hızlı bir şekilde bitirip vatandaşın hizmetine sunmak istiyoruz. Geçtiğimiz yıllarda umduğunuz ödenekler gelmedi. Bu konuda talebimiz olmasına rağmen Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'da inşa edilen diğer göletlerin ödenekleri de geri gönderildi. Yanlış planlamadan dolayı DSİ Edirne Bölge Müdürlüğü'ne verilen bazı ödenekler maalesef geri gönderildi. Bize 2023 yılında ödenek verilseydi Hüsünlü Göleti'nin inşaatını bitirip teslim ederdik. Halen aynı niyetteyiz. Eğer bu yıl ödenek verilirse fiziki seviyesi yüzde 5 olan Hüsünlü Göleti'ni 2024 yılının sonunda bitireceğimizi taahhüt ediyoruz. DSİ, 2024 yılını sulama yılı ilan etti. Bizler de sulama yılında devletin verdiği sözü yerine getirmek için Hüsünlü Göleti'nin inşaatını alnımızın akıyla bitirip teslim etmek istiyoruz" diye konuştu.
Reşadiye Göleti bölgeye büyük katkılar sağlayacak
Balıkesir Susurluk Reşadiye Göleti'nin öneminden bahseden Koçer, "Balıkesir Susurluk Reşadiye Göleti'nin sözleşmesini 2024 yılının Şubat ayında imzaladık. DSİ Balıkesir Bölge Müdürlüğü, Reşadiye Göleti'ne gerçekten büyük önem veriyor. Bölge Müdürlüğü'nün doğru planlaması projenin önemini arttırdı. Reşadiye Göleti, 102 hektarlık bir alanı sulayacak olan sulama amaçlı bir projedir. Tarımın hayati önem taşıdığı bir dönemde Reşadiye Göleti'nin de inşa edildiği bölgeye büyük katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Sözleşmeyi imzaladıktan sonra hızlı bir şekilde kamulaştırma çalışmalarına başladık. En geç mayıs ayında kamulaştırma çalışmaları bitmiş olacak. Ondan sonraki süreçte imalat aşamasına geçmeyi hedefliyoruz. Şunu da özellikle belirtmek istiyoruz. Kamulaştırma yaparken Balıkesir halkından yana hiçbir zorluk yaşamadık. Ödenek doğrultusunda Reşadiye Göleti'ni 2025 yılında bitirmeyi hedefliyoruz" dedi.
Ödenekler projenin kaderini belirliyor
DSİ'nin iklim değişikliğine karşı aldığı önlemlere de değinen Koçer, "Son yıllarda meydana gelen iklim değişikliği maalesef büyük sel felaketleri yaşattı. Eskiden 200 yılda bir yağan yağmurlar şimdi 10 yılda bir yağmaya başladı. Planlamaların da değişmesi gerekiyor. Şu anda yazın ortasında hiç sel olmayan şehirlerde bile sel olmaya başladı. İklim değişikliğine karşı hızlı bir önlem alınmalıdır. İklim değişti ve bu değişen iklime ayak uydurmak zorundayız. Yıllar evvel planlanan projelerin de revize edilmesi gerekiyor. Çünkü suyun önemi her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Bugün dünyada teknolojiden ziyade tarımın önemi konuşuluyor. Benim çocukluğum çiftçilikle geçti. Yağmur yağsın diye yaptığımız duaları, yağmur yağmadığı zaman o bir yıl boyunca boşa giden emeklerimizi halen unutamıyorum. Bu yüzden gölet, sulama ve taşkın projeleri çok kıymetlidir. Ödenekler de projelerin kaderini belirliyor. Sulama projeleri çiftçiler için candır, hayattır, yaşam kaynağıdır. Tarımın da can suyu yağmurlardır. İklim değişiklinden dolayı yağmurlar vaktinde yağmıyor. Bir çiftçi çocuğu olduğum için yağmur yağmadığında bir çiftçinin mahsul alamayışının ne demek olduğunu çok iyi biliyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.