Bize kendinizi ve firmanızı tanıtır mısınız?

Ben Emlak Pazarlama Proje ve Yönetimi (EPPY) A.Ş. Genel Müdürü Mehmet ERDAL. Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden mezunum. Üniversitede master yaptıktan sonra Çırağan Sarayı’nın inşaatında çalıştım. Çırağan Sarayı’nın inşaatını Japon bir firma yapıyordu. Ben de o firmada çalışıyordum. Daha sonra başka bir firmaya geçerek 15 yıl inşaat ve proje işlerinden sorumlu mühendis görevinde bulundum. Yaklaşık 1 yıldır da Emlak Pazarlama Proje ve Yönetimi (EPPY) A.Ş. firmasında genel müdürlük görevindeyim. Firmamızın % 49’u TOKİ’ye, diğer % 51’lik kısmı ise yabancı sermayeli bir ortağımıza aittir. O firmayla beraber işlerimizde koordinasyon yapıyoruz. Biz firma olarak önceden TOKİ’ye hasılat paylaşımı modeliyle iş yapan firmaların müşavirliğini yapıyorduk. Biz yönetime geldikten sonra daha farklı işler yapmak istedik ve TOKİ’nin ihalelerine girerek açık arttırma sonucunda Bahçeşehir’de 7,5 dönümlük bir arazi üzerine 115 konut ve 44 dükkanlık bir iş aldık. Projelerimizi tamamladık ve inşaatlarımıza başladık. Yine Emlak GYO A.Ş.’nin Bahçeşehir Ispartakule Mevkii’nde 10.000 m²’lik arazi üzerine 7.000 konutluk bir ihalesine girdik. EPPY A.Ş. firmamızla beraber Fideltus ve Öztaş İnşaat ortak girişimi olarak işi aldık. Fideltus yabancı ortaklı bir finans şirketi olduğu için bizim firmamızın finans ayağını oluşturuyor. Bu iş için 65 trilyonluk bir sermayemiz var. Yeterli krediyi de bankalardan sağlayabilirsek projemize başlayacağız. Böyle büyük bir projeye başlamak da kolay olmuyor. Organizasyon bozukluğu olmasın, malzeme fiyatlarında zarara uğramayalım diye işlerimizi temkinli bir şekilde yürütüyoruz.

TOKİ MARKA OLDU

EPPY A.Ş.’nin gelecekteki hedefleri nelerdir?

EPPY A.Ş.’nin bir geçmişi var. Emlak Bankası dönemlerinde Bahçeşehir’i Bahçeşehir yapan organizasyonlara imzasını atmıştır. Daha sonra Emlak Bankası kapandıktan sonra tasfiye edildi. Tasfiye sürecine girdikten sonra TOKİ’ye devredildi. TOKİ Başkanımızın çok büyük hamleleriyle ve özverili çalışmalarıyla TOKİ adeta bir marka oldu ve özel şirketler bile “Serbest piyasanın TOKİ’si olacağız” demeye başladılar. Bir kamu kuruluşunun bu kadar özverili ve tam kapasiteyle çalışması başkanımızın sayesinde olmuştur. Bizim de EPPY A.Ş. olarak bir şeyler yapmamız gerekiyor. Bahçeşehir Ispartakule’de 7.000 konutluk projemizi bir an önce hayata geçirmek ve kısa sürede bitirip hak sahiplerine teslim etmek istiyoruz. Bu projenin 2 yıllık bir süresi var. Bu proje bizim çok vaktimizi alacak ve bu proje ile EPPY A.Ş. çok büyük bir patlama yapacak. Çünkü 7.000 konutluk başka bir proje yok. Biz EPPY A.Ş. ve diğer ortak girişim firmaları olarak Bahçeşehir’de adeta bir şehir kuracağız. Şu an bu projemizden halkımızın fazla haberi yok ama duydukları zaman da daha güzel olacağını düşünüyorum. Biz de bu işimizi kısa bir sürede bitirip başka büyük projelere de yönelmek istiyoruz. Vaktimizin ve finansal gücümüzün elverdiği kadarıyla daha büyük şeyler yapmak istiyoruz.

HADIMKÖY'E ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ

Konut dışında ileriye yönelik başka projeleriniz ve düşünceleriniz var mı?

Aslında altyapıya yönelik çalışmalarımız da var. TOKİ’nin Hadımköy’de sosyal konut kapsamında yaptırmış olduğu 2.000’e yakın konut var. O bölgeye yakın bir sanayi bölgesinde arsa karşılığı altyapı işi aldık. Bölgedeki konutlara yerleşecek olan insanlar için de iş imkanı sağlayan bir bölge olacaktır. Nereden bakarsanız 2.000 konutluk bir yerde 8.000 ila 10.000 kişilik bir bölgeye hitap ediyorsunuz. Ağır sanayi olmaması şartıyla bu gibi sanayi bölgeleri oluşturulmalı diye düşünüyorum. Şehrin uzak kesimlerine konut yaparken orada oturacak kişiye de iş imkanı sağlanmalı diye düşünüyorum. Çünkü şehrin merkezinde çalışan bir kişinin şehrin merkezine uzak yerlerde oturması çok zor olur.

GURBETÇİLERE TAKSİTLE EV

Peki Sayın ERDAL EPPY A.Ş. olarak yurtdışına açılmak için projeleriniz var mı?

Bahçeşehir’deki ortak girişim olarak yapacağımız 7.000 konutluk projemizde piyasada oluşacak talepler doğrultusunda yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarımız için de düşündüğümüz bir projemiz var. Eylül ayında diğer projeler de satışa çıktığı zaman arz fazlalığı olabilir. Şu an piyasada yaz mevsiminden de kaynaklanan bir durgunluk var. Yaz mevsimi dışında malzeme fiyatlarının artışı ve banka kredilerinin yükselmesi de TOKİ’nin projelerine büyük etki etti. Eylül’de başlayacak olan talepler eğer bize göre yeterli olursa biz burada yapılan konutları yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarımıza da pazarlamak istiyoruz. Özellikle Almanya, Hollanda ve Belçika gibi Türk vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı bölgelerde Türk bankalarının da aracılığıyla gerçekleştirmek istediğimiz böyle bir projemiz var. Tabii bizim için en önemlisi de TOKİ güvencesidir. Bu projeler bitecek. Başka çaremiz yok. Bu güvenceyi yurtdışında yaşayan vatandaşlarımıza da taşımak istiyoruz. Yurtdışında yıllarca çalışıp emekli olmuş Türk vatandaşları var. Bu vatandaşlarımız ülkelerine yatırım ve yerleşim amaçlı bir şeyler yapmak istiyorlar. Bu düşüncemiz bu gibi Türk vatandaşlarına yönelik büyük bir hizmet olur diye düşünüyorum.

TOKİ'NİN BAŞARILARI KÜÇÜMSENMEMELİ

Sayın ERDAL son olarak Türk halkının TOKİ’ye olan güvenini pekiştirmek için neler söylemek istersiniz?

Şimdi halkın gözünde biz firma olarak sadece TOKİ’nin yapmış olduğu konutları pazarlıyormuşuz gibi bir imaj oluştu. Biz bunun dışında bir TOKİ iştiraki olarak bizzat TOKİ’nin hasılat paylaşımı ihalelerine de girdik. TOKİ artık bir marka olmuştur. Halkımız birçok projede TOKİ’nin de adının olmasına dikkat ediyor. Çünkü TOKİ bir fırtına başlattı ve beraberinde birçok firmayı sürükledi. Kısa sürede büyük başarılara imza atıldı. İnsanlar kısa sürede ev sahibi oldu. Normal bir kooperatif bile en az 5 yıl sürüyor. TOKİ’nin projeleri ise öyle değil. Devlete ve hükümete yük olmadan arpalık denilen arazileri hasılat paylaşımı modeliyle değerlendirip hem kendisine hem de özel sektöre kaynak ve istihdam sağlıyor. TOKİ’ye iş yapan firmalar TOKİ’den sattığı konut kadar para alıyor. Bu da beraberinde kaliteyi getiriyor. Çünkü müteahhidin yaptığı konutları satması için kaliteli malzemeler kullanması gerekir. Buna rağmen böylesine güzel ve akıllıca bir projeye demir, çimento ve dolarla vurmaya çalıştılar. Bu kadar acımasızca engellemelere rağmen TOKİ’nin yapmış olduğu çalışmaları küçümsemek haksızlık olur. Halkımızın bu konuda gönlü rahat olsun.