Öncelikle bize kendinizi tanıtır mısınız?
Siirt doğumluyum. Babamızdan devraldığımız müteahhitlik mesleğini Hayranoğulları İnşaat olarak 1987 yılından bu yana sürdürmekteyiz. Genellikle kamu ihalelerine ait projeleri yapmaktayız. Bunun yanı sıra kendi üretimimiz olan konut projelerimizle de sektöre ve halka hizmetimiz devam etmektedir.
Bugüne kadar yapmış olduğunuz işlerinizden bahseder misiniz?
Bugüne kadar Türkiye’nin kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna kadar birçok projeye imza attık. Siirt Baykan Yatılı Bölge Okulu, Siirt Baykan Çok Amaçlı Lise, Siirt Merkez 8 Adet 24 derslikli İlköğretim Okulu, Siirt Milli Eğitim Bakanlığı Lojmanları, Muş Merkez 108 Adet Afet Konutu, Yalova Özel İdare Lojmanları, Yalova Müftülük Binası, Yalova Lisesi, Bursa Nilüfer’de İlköğretim Okulu, Bursa İnegöl’de İlköğretim Okulu, Siirt’te Avrupa Birliği projesi olan Sisem Köyü Taşkın Koruma Yapıları, Mardin Kızıltepe 200 Yataklı Devlet Hastanesi, Trabzon ve Yomra’da 500’er kişilik 2 adet öğrenci Yurt Binası, Ardahan Merkez Hükümet Konağı, Batman ve Siirt’te TOKİ tarafından ihale edilen cami, okul, sağlık ocağı ve ticaret merkezini inşa ettik.
TOKİ MÜTEAHHİTİ ARAŞTIRMALI
TOKİ’nin çalışmaları hakkında neler söylemek istersiniz?
TOKİ’nin çalışma sistemini diğer kurumlarla karşılaştırırsak arada bazı farklar olduğunu söyleyebiliriz. Bunların başında gelen konu anahtar teslim götürü bedel ihalelerinin avan proje ile yapılmasıdır. Bu durumda müteahhitlerin profesyonel ekiplerle hazırlanması gerekmektedir. TOKİ’nin avan projelerde görünmeyen gerekli imalatları da hesaba katması gerekiyor. Ayrıca pursantaj diye bilinen imalat ödeme bölümleri başlangıçta işi bitirmeye yönelik olarak düşük tutuluyor. Yani müteahhitler finansal olarak güçlü ise altından kalkabilir. Aksi halde bazı firmaların güçlük çektiğini, hatta işin başında henüz kaba yapı bitmeden iflasa kadar geldiğini duyuyoruz. Tabi bu durumda işin yarım kalması ve ikinci defa ihale edilmesi TOKİ’yi de halkı da üzmektedir. Bunun için firmaların mali güçlerini de TOKİ’nin iyi bir şekilde irdelemesi gerekir.
TOKİ’NİN BAŞARISI; MERKEZİ YÖNETİMDEN KAYNAKLANIYOR
TOKİ’nin daha başarılı olması için neler tavsiye etmek istersiniz?
TOKİ, Başbakanlık’a bir kurum olduğu için tek bir merkezden yönetilmektedir. TOKİ; diğer resmi kurumlar gibi bölgelere ayrılmamalıdır. Şu anda TOKİ Türkiye’deki birçok sorunlu okul ve hastane ihalelerini üstleniyor ve başarı ile inşa ediyor. Bu TOKİ’nin merkezi bir kurum olmasından kaynaklanıyor. Eğer TOKİ de diğer kamu kuruluşları gibi bölgelere ayrılırsa dağılabilir. Şu anda TOKİ’nin vizyonu oldukça başarılı bir idareyi simgelemektedir. Zaten üstlendiği görev icabıyla kalite ve hızı birleştiren bir kurum için başarı kaçınılmazdır. Ancak biz müteahhit firmaların da bekasını düşünerek ortalama fiyat sisteminin gelmesinin şart olmasını istiyoruz. Bununla beraber kaba inşaata ait pursantajın da iyileşmesi ciddi fayda verecektir. Böylece iş başında yaşanan sıkıntılı şantiyeler kavramı da ortadan kalkacaktır.
İSTİHDAMIN TEK ADRESİ; KALİFİYE ELEMAN YETİŞTİRMEK
TOKİ’nin Türk müteahhitlerini yurtdışında temsil etmesini ister misiniz?
Türk müteahhitleri olarak yurtdışına açılmamız Türkiye’ye bir gelir sağlanmasına yol açar. Türkiye’deki işsizliğe de bir çare olabilir. Türk müteahhitlerinin ardında devlet garantisi olduğu müddetçe başaramayacağı iş yoktur. Türk müteahhitleri dünya çapında kendisini ispatlamış, ciddi seviyede kaliteye sahip kuruluşlardır. En iyi kalifiye personelin Türkiye’den oluştuğu aşikardır. Ancak Türkiye’deki projeler eldeki kalifiye elemana yetmektedir. Dış ticaret açığımızın da, işsizlik oranımızın da göz önüne alınması ile TOKİ’nin yurtdışı projelerde kendi müteahhitleri ile beraber hareket etmesi ülke ekonomisine büyük fayda sağlayacaktır.
ARTIK HERKES MÜTEAHHİT OLAMAYACAK
Türkiye’deki müteahhit sayısının Avrupa’daki müteahhit sayısından çok olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de ağır sanayi henüz gelişim aşamasındadır. Bununla beraber tarım ülkesi diye bilinen Türkiye’nin bir gerçeği tarım halkının gerçek değerini bulamamasıdır. Böylece halkımız ve ekonomimizin lokomotif sektörü inşaat sektörü olmuştur. Dönemsel krizlerde inşaat sektörü ve çalışanları dolayısıyla halkımız oldukça ciddi yaralar almıştır. Son dönemlerde bu sorunun çözümünün sistemli bir şekilde bulunduğu kanaatindeyim. Türkiye’deki müteahhit sayısı asgariye indirilmeye çalışılıyor. İş bitirme belgeleri ile ihalelere çok rahat girilebildiği için iş bitirme belgelerindeki fiyatların 1/5’i değerlendirilecektir. Örneğin; 10 milyon TL tutarındaki bir iş bitirme belgesi 2 milyon TL değerinde hesaplanacaktır. Projede çalışacak teknik elemanın şirketin en az 1 yıllık personeli olma zorunluluğu da var. Bu kıstaslara uyan müteahhitler ihalelere girebilecek. Müteahhitler için bu maddi anlamda bir külfet olmakla beraber manevi anlamda da büyük bir kolaylık olacaktır. Böylece tecrübeli müteahhitler ile tecrübesiz müteahhitler de ayırt edilmiş olacaktır.
Kamu ihalelerindeki eksikliklerin giderilmesi için neler söylemek istersiniz?
Kamu ihalelerinde ortalama fiyat sistemi uygulanmalıdır. Eğer kamu ihalelerinde ortalama fiyat sistemi uygulanırsa hiçbir şaibeye yer verilmez ve ihaleler net bir şekilde sonuçlanır. Önce yeterlilik sistemine uyan müteahhitler daha sonra ortalama fiyat sistemi ile ihaleye girecek ve kısmet kiminse ihale o firmaya kalacaktır.
UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.