Türkiye'de müteahhitlik ekonominin temel direğidir
İlba İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat EPÖZDEMİR, Türkiye'de müteahhitliğin ekonominin temel direği olduğunu söyledi.
MEHMET SAFA CANAT - HASAN CANAT / İSTANBUL

Öncelikle bize kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Ferhat EPÖZDEMİR. İlba İnşaat Yönetim Kurulu Başkanıyım. 15 yıllık bir şirketiz. Mesleğim baba mesleğidir. İstanbul’da ve Türkiye genelinde çeşitli kurumlarda kamu sektörüne yönelik faaliyetler gösteriyoruz.

İlba İnşaat kaç yılında kuruldu, bugüne kadar neler yaptı?

İlba İnşaat 1994 yılında kuruldu. Merkezi İzmir’de olan bir şirketimiz daha var. Her iki şirketimizin ana konusu kamu ihaleleri ile ilgilidir. Bugüne kadar birçok kamu kuruluşlarından işler aldık ve alnımızın akıyla teslim ettik.

YATIRIMLAR DEVAM ETMELİ

Hem İstanbul’da oturan hem de İstanbul’u imar eden bir vatandaş olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz ve daha iyi olması için neler tavsiye edersiniz?

Aslında hiçbirimiz İstanbul’lu değiliz. Hepimiz sonradan İstanbul’a göç etmiş insanlarız. İstanbul’da yaşamak İstanbul’lu olmayı gerektirir. İstanbul dünyanın çok önemli ve çok özel bir şehridir. İstanbul’un en büyük sorunları çarpık kentleşme ve trafik sorunudur. Bunun için de çocuk parkları, sosyal tesisler ve çevre düzenlemeleri yapılmaktadır. Özellikle kentsel dönüşüm çerçevesi içerisinde TOKİ’nin yanı sıra KİPTAŞ’ın da konut atağı yaptığını görüyoruz. Vatandaşın konut edinme hakkı sağlanmış oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin de şehrin dört bir yanında şantiyelerini görüyoruz. Olağanüstü büyük yatırımlar ve çalışmalar var. İstanbul’da yaşayan birisi olarak böyle çalışmalardan memnun oluyorum. Özellikle İSKİ, İGDAŞ, KİPTAŞ ve çeşitli iştiraklerin İstanbul’da çağdaş ve ileri düzey teknikler kullanarak İstanbul’u zehir gibi yaşamaktan yavaş yavaş yaşanılabilir bir kente dönüştürme çabalarını da takdir ediyoruz.

BÜROKRATİK HANTALLIK ÖNLENMELİ

İstanbul’da iş yapan bir müteahhit olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden beklentileriniz nelerdir?

Türkiye’de işadamı olmanın büyük bir zorunluluğu var. Özellikle kamu kuruluşlarına iş yapan işadamlarının temel problemi bürokratik hantallıktır. Biz aslında müteahhitlik yapıyoruz ama kurumlarla ayrılmaz bir parçayız. Kurumların ihtiyacını karşılamak adına toplum ile kurum arasında bir köprü vazifesi görüyoruz. İşinizi iyi de yapsanız kötü de yapsanız toplum tepki verdiği zaman bu kuruma yansıyor. Zaten iyi niyetli çalışan işadamlarının en büyük sorunları toplumla sağlıklı iletişim kuramamaktır. Örneğin; Fatih’te eski bir yapının güçlendirmesini yapıyoruz. Vatandaş buna aracını park edecek yeri olmadığı için, yaptığımız hizmeti yadırgadığı için tepki gösteriyor. Dolayısıyla hiçbir konuda destek de vermiyor. Zaman zaman vatandaşlarımıza hak verdiğimiz de oluyor. 1999 yılındaki depremden sonra vatandaşlarımızın müteahhitliğe ve müteahhitlere bakış açısı değişti. Vatandaştan göremediğimiz ilgiyi biz de kamu kuruluşlarından bekliyoruz. Sorunlarımıza çözüm olma adına buna gerçekten ihtiyacımız var.

MÜTEAHHİTLER ÇAĞA AYAK UYDURMALI

Peki müteahhitlere neler tavsiye etmek istersiniz?

Müteahhitlik sektöründe de hayatın doğal akışında olduğu gibi bazı art niyetli müteahhitler olabiliyor. Altında kiralık araba, elinde cep telefonu ve çanta ile ihalelerde düşük fiyatlar vererek iş alıp müteahhitlik yapanlar da var. Biz de iki türlü müteahhit var. Biri şövalye ruhlu müteahhit, diğeri de mütevazı, işinin ehli müteahhittir. Müteahhitlik dışardan düşünüldüğü gibi altın saatli, göbekli, takım elbiseli, sürekli para harcayan, son model arabalı insanların icra ettiği bir meslek değildir. Zaman zaman kirli sakallı, spor giyimli müteahhitlerle de karşılaşabilirsiniz. Halkın gözündeki müteahhit profili artık değişmiştir. Biz de bu gibi özgür, spor giyinen, işçisiyle sağlıklı iletişim kurabilen bir müteahhitlikten yanayız. Türkiye’de müteahhitlik ekonominin temel direğidir. Onun için bu sektöre sahip çıkmak ülkenin ekonomisine ve geleceğine sahip çıkmak demektir. 1999 yılındaki deprem sürecinde edep ve haya sınırlarını aşmış müteahhitler gördük. Müteahhitler de bu süreçten kendilerine bir ders çıkardı. Çeşitli yasalarla da inşaat sektörü güçlendirilmelidir. Eskiden karne sistemi vardı. Bir galerici bile parası varsa müteahhitlik yapabiliyordu. Galericilik mesleğini küçümsediğimden değil ama bence herkes kendi alanında uzmanlaşmalıdır. Günümüzde çağa ayak uyduramayan müteahhitler zamanla tükenip gidecektir.

VATANDAŞLAR HOŞGÖRÜLÜ OLMALI

Son olarak Türk halkına neler söylemek istersiniz?

Vatandaşlarımızdan en büyük isteğimiz sabırlı ve hoşgörülü olmalarıdır. Örneğin; ilçe belediyeleri vatandaşlara yönelik büyük yatırımlar yapıyor ama yapılan hizmetler vatandaşa yansımıyor. Bana göre belediyelerin en büyük sıkıntısı sağlıklı bir enformasyon ağının olmamasıdır. Eğer ilçe belediyeleri bu konuda bir ivme gösterirse biz de elimizden geleni yaparız ve halkımız da daha bilinçli olur.

UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.