"TOKİ, İstanbul depremine karşı acilen önlem almalı"
Yeni Mutlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Gülhan Mutlu, TOKİ konutlarının depremde yıkılmadığını belirterek olası bir İstanbul depremine karşı TOKİ'nin acilen önlem alması gerektiğini söyledi.
MEHMET SAFA CANAT - HASAN CANAT / İSTANBUL

1983 yılında Diyarbakır'da doğduğunu belirterek sözlerine başlayan Yeni Mutlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Gülhan Mutlu, "Yaklaşık 32 yıldır inşaat işleriyle uğraşıyorum. Yeni Mutlu İnşaat aile şirketimizdir. Babamızdan devraldığımız işlerimizi ilerletmeye çalışıyoruz. Kamu müteahhitliği yapıyoruz. Bugüne kadar birçok kamu kurumunun altyapı ve üstyapı projelerini inşa ettik. İstanbul Bağcılar Millet Bahçesi ve Ardahan Merkez Aziziye Kışlası Millet Bahçesi devam eden işlerimizdir" dedi.

Bağcılar Millet Bahçesi 2023 yılının sonunda bitecek

Bağcılar Millet Bahçesi'nin Bağcılar'ın çehresini değiştireceğini ifade eden Mutlu, "Bağcılar Millet Bahçesi'nin konumu Bağcılar, Güngören ve Esenler'in tam ortasında bulunan Üçyüzlü'de yaklaşık 56 dönümlük bir alanda yer almaktadır. Bu alanın yaklaşık 40 dönümünde peyzaj düzenlemesi olacak. Diğer alanlarda 1000 metrekare oturum alanına sahip olan bir millet kıraathanesi ve engelli vatandaşların üretmiş olduğu malzemeleri sergileyebileceği 6 adet ticari birimler yer alacak. Alanı sulayabilmek için 300 metreküplük bir su deposu da bulunacak. Peyzaj düzenlemesi yapılan 40 dönümlük alanda 2000'den fazla ağaç, 40 binden fazla çalı ve küçük bitkiler olacak. Bunların haricinde 0-6 ve 6-12 yaş arasına hitap eden oyun gruplarımız var. Fitness salonları, spor alanları, koşu yolları ve yürüyüş yolları da Bağcılar Millet Bahçesi'ne bir güzellik katacak. Bağcılar Millet Bahçesi'nin bulunduğu alan önceden atıl bir parkmış ve madde bağımlılarının mesken tuttuğu bir yermiş. Böyle geniş bir alanın yenilenmesi ve yeni nesle hitap eden bir peyzaj alanına sahip olması gerekiyordu. Bağcılar Millet Bahçesi'nin inşaatına 2023 yılının Ocak ayında başlamıştık. İşin süresi 400 gündü. 6 Şubat'ta meydana gelen depremden dolayı deprem bölgesiyle de ilgilenmemiz gerektiği için projemizin inşaatı geç başladı. 2023 yılının Aralık ayında Bağcılar Millet Bahçesi'ni bitirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.

Ardahan'da inşa ettikleri millet bahçesinden de bahseden Mutlu, "Biz TOKİ bünyesinde Ardahan Aziziye Kışlası'nda da bir millet bahçesi inşa ediyoruz. Orası eskiden askeri bir alandı. Askeri alan şehir dışına taşınınca bölge halkının sosyal ihtiyacına hitap edecek şekilde bir millet bahçesi düşünülmüş. Ardahan Merkez Aziziye Kışlası Millet Bahçesi, Tuna Nehri'nin kenarında ve yaklaşık olarak 75 dönümlük bir alanda yer almaktadır. Aziziye Kışlası'nın çevresi metruk bir alandı. TOKİ'nin böyle atıl bir alana millet bahçesi inşa etmesi bölge halkının çok dikkatini çekti. Ardahan, Türkiye'nin en doğusunda yer alan az nüfuslu bir şehirdir. Ardahan'da yaşayan vatandaşların çoğu hayvancılıkla uğraşıyor. İlkbahardan kışa kadar dağlarda, bayırlarda, yaylalarda hayvanlarını yetiştiren insanlar boş zamanlarını şehir merkezlerinde geçiriyor. Ardahan Millet Bahçesi, Ardahan'ın ilk millet bahçesidir. Bugüne dek Ardahan Millet Bahçesi kadar büyük bir proje Ardahan'a inşa edilmediği için Ardahan halkının TOKİ'ye minnettar olduğunu söyleyebiliriz. Ardahan Millet Bahçesi'ni de 2023 yılının sonunda Ardahan halkının hizmetine sunacağız" dedi.

Belediyeler millet bahçelerine sahip çıkmalı

Millet bahçelerinin şehirlere nefes aldıracak projeler olduğunu anlatan Mutlu, "Aydınlatma direklerinden kent mobilyalarına kadar her şeyin en ince ayrıntısına kadar birinci sınıf kalitede yapıldığı millet bahçelerinde vatandaşların huzur içinde ailece vakit geçirmelerini tavsiye ederiz. Biz daha önce de millet bahçesi inşa etmiştik. Bittikten sonra yerel yönetimlere teslim ettiğimiz millet bahçeleri için belediyeler maalesef işletme kısmında organize olamıyorlar. Millet bahçesi yapılan yerlerde TOKİ'nin, yüklenici firmanın ve bölgedeki belediyenin koordineli çalışması gerekiyor. Bilhassa millet bahçesinin inşaatı başladığı andan itibaren belediyenin kontrol heyeti yapılan imalatları denetlemelidir. Zaten TOKİ işini çok sıkı takip ediyor. Bazen kulaktan dolma bilgilerle TOKİ'nin uygun görmüş olduğu oyun gruplarının uygun olmadığını iddia ederek belediyeye projeyi şikâyet eden vatandaşlar çıkabiliyor. TOKİ bir yere millet bahçesi yapacağı zaman bölgenin iklimini ve nüfusunu, hatta bölge halkının ihtiyaçlarını bile düşünerek projeyi düzenliyor. Millet bahçesinin peyzaj alanına ekilecek bitkiye bile dikkat ediliyor. Fakat biz millet bahçesini bitirip belediyelere teslim ettiğimiz zaman belediyelerin park ve bahçeler konusunda kalifiye elemanları olmadığını görüyoruz. Mesela Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Türkiye'nin en iyi park ve bahçeler müdürlüğüdür. Bütün belediyeler park ve bahçeler konusunda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ni örnek almalıdır" diye konuştu.

TOKİ'nin konutları depremde yıkılmadı

6 Şubat'ta meydana gelen depremi de anlatan Mutlu, "6 Şubat'ta İstanbul Bağcılar'daki şantiyemizden Diyarbakır'a gitmiştim. Sabaha karşı 04.00'te evimize vardığımda deprem oldu. Depremlerde yıkılmayan tek konutların TOKİ'nin inşa ettiği konutlar olduğunu gördük. TOKİ konutları depremde test edildi ve yıkılmadı. Hatta yapım aşamasında bizler bile çok beton döküldüğünü düşünüyorduk ama TOKİ'nin ileride yaşanabilecek bir depreme karşı büyük bir önlem aldığını anladık. TOKİ'nin inşa ettiği millet bahçelerinin ne kadar önemli olduğunu da depremde gördük. Millet bahçeleri deprem anında toplanma alanları olabilir. Çünkü tıklım tıklım olan şehirlerde insanların deprem anında gidecek yerleri yok. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey'in depreme karşı toplanma alanlarının arttırılması yönündeki sözleri bizleri de sevindirdi" dedi.

İstanbul'da yaşanabilecek olası bir depreme yönelik önemli açıklamalarda bulunan Mutlu, "Depremden önce kentsel dönüşüm için müteahhit sayısının yeterli olduğunu sanıyorduk. İstanbul'daki hazır beton firmalarının depreme yeterli olmadığını, trafiğin elverişsiz olduğunu ve depremle birlikte kalifiye eleman sayısının da yetersiz olduğunu gözlemledim. Allah korusun, İstanbul'da her an deprem olabilir. Türkiye'nin 11 ilini etkileyen depremden sonra Türkiye'nin her yerinden tırlarla yardımlar gönderildi. İstanbul için de acilen bir çözüm üretilmelidir. Kısa vadede bu sorunlar çözülmez. Mesela Türkiye'nin en çok üretim yapan fabrikaları Marmara Bölgesi'ndedir. Bu fabrikaları İç Anadolu Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi'ne yaymak gerekiyor. Deprem kuşağında yaşıyoruz. Sağlam zeminlere sağlam konutlar inşa etmeliyiz. İstanbul'da müteahhitlik adı altında emlakçılar, marangozlar, pencereciler ve alüminyumcular kentsel dönüşüm için insanların iyi niyetini sömürüyor. Kentsel dönüşüm adı altında eski binaları yıkıp yeni binalar yapıyorlar. Yapılan projeler aslına uygun projeler değil. Biz TOKİ'den önemli bilgiler öğrendik. Mesela kolonların eskiden filiz boyları 80 cm veya 1 metre olurdu. Son yönetmelikte bunlar değiştirildi. Şimdi tek katlı yapılarda bile kolon filiz boyları 2 metre olarak ayarlanıyor. İstanbul'daki olası bir depreme karşı İstanbul halkının yerinde dönüşüm denilerek kandırılması bizi üzüyor. Eski binaların yıkılıp yeni binaların yapılması kısmen mümkün olabilir ama İstanbul genelinde yerinde dönüşüm çözüm olamaz. Gerekirse şehrin dışına konteyner kentler kurulsun" diye konuştu.

Demire ve çimentoya yapılan zamlar art niyetli

Ticaret yapan insanların ahlaklı olması gerektiğini söyleyen Mutlu, "Küçük bir vergi artışıyla maliyeti iki katına çıkarmak tamamen ahlaksızlıktır. Bir imalatın bir üretim maliyeti vardır. Hammaddenin fiyatı ve döviz kuru bellidir. Fakat buna nazaran "yarın ne olacağı belli değil" diye düşünen fırsatçıların yaptığı yüzde 200'e varan zamlar tam bir ahlaksızlıktır. Devletimiz bu konuda son derece iyi niyetli olmasına rağmen özel sektördeki fırsatçı firmalar yangına körükle gidiyorlar. Demire ve çimentoya keyfi ve art niyetli zamlar yapılıyor. Bugün demire ve çimentoya yapılan zamlarda yüzde 10 haklılık payları varsa, yüzde 90'ında art niyetlidirler. Devletimiz her şeyi denetlemesine rağmen ahlaksız fırsatçılar ellerinden geleni yaparak piyasadaki iyi niyetli firmaları zor duruma düşürüyorlar" diyerek sözlerini tamamladı.

UYARI: YUKARIDAKİ RÖPORTAJ SADECE MEDYA ÇALIŞMASIDIR. ERCİYES GRUP OLARAK BU ŞİRKETLE HİÇBİR TİCARİ BAĞIMIZ YOKTUR.